LAW 382 Pratik Çalışma VIII
İstanbul’da kaçak içki satışının artması nedeniyle birçok kişi hayatını kaybetmiştir. Kaçak içkiden etkilenen bir kişi de emniyet müdürünün oğlu olmuştur. Emniyet müdürü bütün kolluk birimlerine kaçak içki satan herkesin canına okunması yönünde bir talimat göndermiştir.
Azmettiren olur mu?Azmettiren olması için somut vakıa olmalı.Yalnız herkesin canına okuyun demek yetmez,bir suç yani'belli' olmalı. A B'ye karşı suçu işlesin demeli yoksa TCK m 214 olabilir.
Bunun üzerine Fatih taraflarında bir eve yapılan baskında birçok kaçak içki tespit edilmiştir. Kolluk görevlileri P1, P2, P3 ve P4 baskından sonra deponun güvenliğini sağladıktan sonra depoda yakaladıkları A ve B’yi ellerini ters şekilde kelepçeleyip yüzükoyun yere yatırmışlardır. Daha sonra işleri yönettiklerini düşündükleri C’yi de kelepçeleyip A ve B’nin önünde darp etmeye başlamışlardır. İşlerin ciddileştiğini gören P4, durumdan korkarak depoyu terk etmiştir.
İşkence var mı?İşkence seviyesine varmasa da TCK m 256 uygulanır mı? KK sınırın aşılması(orantı aşılmış)doğrudan suçu oluşturan fiile gidilir mi?
Eylemde olmadan yalnız yürüyorum,eğer güç kullanmasını gerektiren durum varsa TCK m 256 gidilir.
Peki arkadan kelepçelemek?
İşkence suçunun oluşması için belli objektif sınırın üzerinde olmalı yalnız kelepçelemekle oluşmaz ancak 5 saat böyle tutulursa olur,kelepçe kaçma ve zarar verme tehlikesi varsa uygulanabilir o da arkadan kelepçe şeklinde olmamalıdır.Yani A ve B'ye karşı işkence suçu yok ama C'ye karşı darp da var.Savunma imkanı tamamen kaldırılmış ise işkence olur.
P4 gönüllü vazgeçen olabilir mi?Kişiyi darp etti, işkence tamamlandı,suç zaten tamamlandı olmaz ama sonraki işkencelerden sorumlu olur mu? Yani kast yeniden suç yeniden oluştu ama polisin iştirak iradesi yok gibi görünse de P+'ün garantörsel yükümlülüğü var.önlememesi ihmal suretiyle icra olarak sorumlu olur.diğerleri icrai olarak işkenceden sorumlu olur.
Peki üst ast ilişkisinde ne olur?Somut olaya bakılarak değerlendirilmelidir.
P2, C’yi soyarak copunu anal yoldan C’ye ithal etmiştir.(nitelikli cinsel saldırı) Bunun akabinde P1, cinsel organını çıkartarak(cinsel saldırı TCK 94/3) C’ye doğru yöneltip sırada kendisinin olduğunu söylemiştir. Yarım saat daha dövdükleri C’nin bilinci kapandığında P1, C’ye ilk yardım uygulayarak hayatını kurtarmıştır.
Cinsel saldırı işkencenin içinde eriyip fikri içtima olur mu? Burada ayrı bir suç oluşur ayrıca P2 sorumlu olur. P1 ve P3 cinsel saldırıdan sorumlu olur mu?P2 yapıyor ama ihmal suretiyle icra olamaz mı?Garantörsel yükümlülük kanunda var veya iştirak iradeleri var,müşterek fail denebilirdi,bilerek engellemiyor vs. P1 yaptığı 94/3 yani cinsel saldırı suçu ile cezasını artırır.
Peki diğer polisler bundan sorumlu mu?
Burada müşterek fail olduklarını kabul edersem diğerleri yapmasa da eşdeğer olarak ağırlaştırıcı nedenden sorumludurlar. EVET!
Ekip otosunda C’ye savcılıkta kesinlikle bir şey söylememesini tembih etmişlerdir. Ancak savcı önünde C her şey anlatmıştır. Bunun üzerine savcı S, P1’e C’yi merkeze götürmelerini orada ifadesini uygun şekilde almaları talimatını vermiştir. Karakola götürülen C orada ses ve ışık geçirmeyen bir odaya konulmuş ve dört saat bekletilmiştir. Her saat başında işkence görmediği ve işlediği suçu ikrar eden içerikteki bir ifade tutanağını imzalaması istenmiş. Dördüncü saatin sonunda C günlerdir o odada tutulduğunu düşünerek ilgili belgeyi imzalamış ve serbest bırakılmıştır.
C'nin bilinci kapalı iken P1 hayatını kurtardı.Ölseydi NSAH olurdu.TCK m 95/4 olurdu.95/1,d ayrıca uygulanacak.Nitelikli hal olacak.
Savcı azmettiren olabilir mi?Azmettiren de olabilir,bu denilmese bile ;kamu görevlisinin suçu bildirme yükümlülüğünden sorumlu olur.
TCK 257 görevi ihmal talidir. Yani hiçbir suça gidilmiyorsa görevi kötüye kullanmaya gidilir.
Ses geçirmeyen karanlık oda da zamanın nasıl geçtiğini bilmiyor,yeni işkenceden çıkmış,kapatma yetkileri insanlık onuruna aykırı işkence oluşur.Artık zamansal mekansal birliktelik yok,yeni kast oluşur ve yeni işkence suçu oluşur.
EĞER doktor bulgu olmasına rağmen işkence yok derse?Resmi belgede sahtecilik+TCK 280 Sağlık Görevlileri.....suçundan ceza alır.
Akşam eve dönen P1, evde eşi D’yi çıplak bir vaziyette yakalamıştır. D’nin kendisini aldattığını anlayan P1, sinirlenerek buzdolabını aşağıya bakmadan apartmanın üçüncü katından atmıştır. Buzdolabı aşağıda apartmandan çıkmakta olan D’nin sevgilisi E’nin üzerine düşmüştür ve E olay yerinde hayatını kaybetmiştir.
Buzdolabı atılıp ölmesinde;kasten öldürme yok ama nerede attığı önemli!Diyelim ki burası Bağdat Caddesi o halde öngörülebilecek der,bilinçli taksire gidilir.Yoksa olası kast olurdu.Haksız tahrik olmaz!Haksız tahrik için doğrudan kast aramak en doğrusudur.
Sinirinden kurtulamayan P1, D’yi bağlamış ve bir bıçakla D’nin parmaklarını kesmiştir. Eşi D’nin fazlaca kan kaybettiğini gören P1, kan kaybından ölsün diye eşinin açık yaralarına tuz basmış ve evden çıkıp gitmiştir.
P1'in yaralarına tuz basmak işkence değil eziyettir çünkü burada kamuya güven yok.Parmak kesmesi eziyet ama ayrıca burada 87 den sorumlu tutulur mu?
TCK 96+87 ?
TCK 82/1,b+83?
TCK 96+83 ?
Böyle dense bile işkence içinde erir mi?96 işkencenin özgü suç olmayanı olmalı,yalnız parmak kesmek yetmez,insan onuruna aykırı olmalı ama bağlı olduğu için eziyete gideriz ama kesmek ayrı bir fiil olduğu için fikri içtima olmaz.
Bir icrai bir ihmali hareketim var.2 tane fiilim var.Fikri içtima olmaz.
Yani ayrı ayrı sorumlu tutarım ama tuz basarak terk etmiş, ölürken de eziyet çeksin istemiş.
Parmak kesmek+tuz basmak(yeni bir eziyet)ama ölüm için 83 den sorumlu olurum.
TCK 96+82/1-b+83 den sorumlu olurum ayrıca TCK 87 yi tartışılır ama geçit suçu olduğu için ayrıca gerek yok!
Azmettiren olur mu?Azmettiren olması için somut vakıa olmalı.Yalnız herkesin canına okuyun demek yetmez,bir suç yani'belli' olmalı. A B'ye karşı suçu işlesin demeli yoksa TCK m 214 olabilir.
Bunun üzerine Fatih taraflarında bir eve yapılan baskında birçok kaçak içki tespit edilmiştir. Kolluk görevlileri P1, P2, P3 ve P4 baskından sonra deponun güvenliğini sağladıktan sonra depoda yakaladıkları A ve B’yi ellerini ters şekilde kelepçeleyip yüzükoyun yere yatırmışlardır. Daha sonra işleri yönettiklerini düşündükleri C’yi de kelepçeleyip A ve B’nin önünde darp etmeye başlamışlardır. İşlerin ciddileştiğini gören P4, durumdan korkarak depoyu terk etmiştir.
İşkence var mı?İşkence seviyesine varmasa da TCK m 256 uygulanır mı? KK sınırın aşılması(orantı aşılmış)doğrudan suçu oluşturan fiile gidilir mi?
Eylemde olmadan yalnız yürüyorum,eğer güç kullanmasını gerektiren durum varsa TCK m 256 gidilir.
Peki arkadan kelepçelemek?
İşkence suçunun oluşması için belli objektif sınırın üzerinde olmalı yalnız kelepçelemekle oluşmaz ancak 5 saat böyle tutulursa olur,kelepçe kaçma ve zarar verme tehlikesi varsa uygulanabilir o da arkadan kelepçe şeklinde olmamalıdır.Yani A ve B'ye karşı işkence suçu yok ama C'ye karşı darp da var.Savunma imkanı tamamen kaldırılmış ise işkence olur.
P4 gönüllü vazgeçen olabilir mi?Kişiyi darp etti, işkence tamamlandı,suç zaten tamamlandı olmaz ama sonraki işkencelerden sorumlu olur mu? Yani kast yeniden suç yeniden oluştu ama polisin iştirak iradesi yok gibi görünse de P+'ün garantörsel yükümlülüğü var.önlememesi ihmal suretiyle icra olarak sorumlu olur.diğerleri icrai olarak işkenceden sorumlu olur.
Peki üst ast ilişkisinde ne olur?Somut olaya bakılarak değerlendirilmelidir.
P2, C’yi soyarak copunu anal yoldan C’ye ithal etmiştir.(nitelikli cinsel saldırı) Bunun akabinde P1, cinsel organını çıkartarak(cinsel saldırı TCK 94/3) C’ye doğru yöneltip sırada kendisinin olduğunu söylemiştir. Yarım saat daha dövdükleri C’nin bilinci kapandığında P1, C’ye ilk yardım uygulayarak hayatını kurtarmıştır.
Cinsel saldırı işkencenin içinde eriyip fikri içtima olur mu? Burada ayrı bir suç oluşur ayrıca P2 sorumlu olur. P1 ve P3 cinsel saldırıdan sorumlu olur mu?P2 yapıyor ama ihmal suretiyle icra olamaz mı?Garantörsel yükümlülük kanunda var veya iştirak iradeleri var,müşterek fail denebilirdi,bilerek engellemiyor vs. P1 yaptığı 94/3 yani cinsel saldırı suçu ile cezasını artırır.
Peki diğer polisler bundan sorumlu mu?
Burada müşterek fail olduklarını kabul edersem diğerleri yapmasa da eşdeğer olarak ağırlaştırıcı nedenden sorumludurlar. EVET!
Ekip otosunda C’ye savcılıkta kesinlikle bir şey söylememesini tembih etmişlerdir. Ancak savcı önünde C her şey anlatmıştır. Bunun üzerine savcı S, P1’e C’yi merkeze götürmelerini orada ifadesini uygun şekilde almaları talimatını vermiştir. Karakola götürülen C orada ses ve ışık geçirmeyen bir odaya konulmuş ve dört saat bekletilmiştir. Her saat başında işkence görmediği ve işlediği suçu ikrar eden içerikteki bir ifade tutanağını imzalaması istenmiş. Dördüncü saatin sonunda C günlerdir o odada tutulduğunu düşünerek ilgili belgeyi imzalamış ve serbest bırakılmıştır.
C'nin bilinci kapalı iken P1 hayatını kurtardı.Ölseydi NSAH olurdu.TCK m 95/4 olurdu.95/1,d ayrıca uygulanacak.Nitelikli hal olacak.
Savcı azmettiren olabilir mi?Azmettiren de olabilir,bu denilmese bile ;kamu görevlisinin suçu bildirme yükümlülüğünden sorumlu olur.
TCK 257 görevi ihmal talidir. Yani hiçbir suça gidilmiyorsa görevi kötüye kullanmaya gidilir.
Ses geçirmeyen karanlık oda da zamanın nasıl geçtiğini bilmiyor,yeni işkenceden çıkmış,kapatma yetkileri insanlık onuruna aykırı işkence oluşur.Artık zamansal mekansal birliktelik yok,yeni kast oluşur ve yeni işkence suçu oluşur.
EĞER doktor bulgu olmasına rağmen işkence yok derse?Resmi belgede sahtecilik+TCK 280 Sağlık Görevlileri.....suçundan ceza alır.
Akşam eve dönen P1, evde eşi D’yi çıplak bir vaziyette yakalamıştır. D’nin kendisini aldattığını anlayan P1, sinirlenerek buzdolabını aşağıya bakmadan apartmanın üçüncü katından atmıştır. Buzdolabı aşağıda apartmandan çıkmakta olan D’nin sevgilisi E’nin üzerine düşmüştür ve E olay yerinde hayatını kaybetmiştir.
Buzdolabı atılıp ölmesinde;kasten öldürme yok ama nerede attığı önemli!Diyelim ki burası Bağdat Caddesi o halde öngörülebilecek der,bilinçli taksire gidilir.Yoksa olası kast olurdu.Haksız tahrik olmaz!Haksız tahrik için doğrudan kast aramak en doğrusudur.
Sinirinden kurtulamayan P1, D’yi bağlamış ve bir bıçakla D’nin parmaklarını kesmiştir. Eşi D’nin fazlaca kan kaybettiğini gören P1, kan kaybından ölsün diye eşinin açık yaralarına tuz basmış ve evden çıkıp gitmiştir.
P1'in yaralarına tuz basmak işkence değil eziyettir çünkü burada kamuya güven yok.Parmak kesmesi eziyet ama ayrıca burada 87 den sorumlu tutulur mu?
TCK 96+87 ?
TCK 82/1,b+83?
TCK 96+83 ?
Böyle dense bile işkence içinde erir mi?96 işkencenin özgü suç olmayanı olmalı,yalnız parmak kesmek yetmez,insan onuruna aykırı olmalı ama bağlı olduğu için eziyete gideriz ama kesmek ayrı bir fiil olduğu için fikri içtima olmaz.
Bir icrai bir ihmali hareketim var.2 tane fiilim var.Fikri içtima olmaz.
Yani ayrı ayrı sorumlu tutarım ama tuz basarak terk etmiş, ölürken de eziyet çeksin istemiş.
Parmak kesmek+tuz basmak(yeni bir eziyet)ama ölüm için 83 den sorumlu olurum.
TCK 96+82/1-b+83 den sorumlu olurum ayrıca TCK 87 yi tartışılır ama geçit suçu olduğu için ayrıca gerek yok!
Yorumlar
Yorum Gönder