Elbaradei'nin Konferansında Kilit Noktalar Nelerdir?

Nükleer enerjinin askeri silahlanma emellerinde kullanılmasını önlemeyi esas alan, ve nükleer enerjinin ülkelerin kendilerini geliştirmeleri için en güvenli şekilde kullanılmasını hedefleyen Uluslarası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) savunduğu ve yaptığı işleriyle Nobel Ödülüne layık görülmüştür. Ajansın yöneticisi Mohamed ElBaradei’in ödül töreninde yaptığı konuşmada, kuruluşun temel konseptlerini ve ilkelerini küresel vatandaş olma ışığında devam ettireceğini belirtmiştir. Konuşmasında yer verdiği IAEA’nın amaçları ve hizmetleri ise maddeler halinde aşağıdaki başlıklardır;

• Nükleer aktivitelerin silahlanma amacıyla kullanılmasını engellemek.
• Nükleer ve radyolojik maddeleri azılı grupların erişiminden uzak tutmak
• Savunma amaçlı nükleer silahlanma dışındaki silahları üretim aşamasında denetleyip, kontrol altına almak.
• Dünyaya daha sağlıklı, huzurlu ve gelişmiş bir gelecek sağlamak adına nükleer enerjinin sürdürebilirlik ilkesine göre kullanılmasını desteklemek.
• Dünya vatandaşı olma temasını benimseyip, ülkelerin kendi çıkarları adına bu kadar tehlike içerisinde yaşamasını önlemek.
• Dünyada hala nükleer kuvvetlerle can kaybedilmesi ve çevreye zarar verilmesi karşısında durmak.

İnsanlık tarihi boyunca topluluklar çeşitli etniklerin, ten renklerinin, dinlerin olması sebebiyle güç savaşları yapmıştır. Ulusların daimi bir savunma psikolojinde bu denli kuvvetli nükleer maddeleri silahlanma ihtiyacında kullanması, karaborsadan nükleer maddeleri teslim almaları ve para uğruna ticaret haline getirmeleri; Soğuk Savaş döneminden bu yana önüne geçilmesi zor bir ihtiyaç olmuştur. Mohamed ElBaradei’nin “No civilization has ever willingly given up its most powerful weapons.” tespiti, IAEA’nın verdiği mücadelenin zorluğunu ama gerekliliğini göşterir. Hukuksal sınırlamalarla, ülke sınırlarında gümrük denetlemeleriyle ancak belirli bir oranda nükleer madde bulundurulması planlanır. Şayet bulundurulucaksa, ülkenin kendini geliştirmesi amacıyla pozitif ve barışçıl sebeplerle izin verilmelidir.

• Latin Amerika’nın sürdürelebilir su kaynakları çalışması,
• Ghana’nın radyoaktif güçlerle kanser tedavisi araştırması,
• Vietnam’lı çiftçilerin pirinç üretimindeki verimliliğinin ve besinin artması,
• Japonya’da iklim değişikliği araştırmaları,
• Hindistan’da elektrik üretiminin yan etkilerini temizleme çalışması,

nükleer enerjinin silahlanma dışında ne şekilde barışçıl yöntemlerde kullanılabildiğinin örnekleridir. “Atoms for peace!” çağrısıyla gelişmekte olan bilimsel ve teknolojik girişimleri destekeleyen IAEA; çalışmalarını bir idealizm mücadelesi olması aksine dünyaya ve ‘dünya ailesine’ realist bir yaklaşım olduğunu vurgular.
Zor imkanlarda yaşam mücadelesi veren çocuklara yemek ve barınak gibi temel ihtiyaçları sağlayan kurumlar… Hayvanların deneysel testlerde bir canlı değilmişcesine katledilmesiyle ve insanların uçkurları için derilerini yüzmesiyle mücadele edenler… Dünya ekolojisini kendi pisliğimizle tüketip sonunu getirebileceğimiz farkındalığıyla gelecek nesilleri düşünüp sürdürebilirlik mücadelesi verenler… Mohamed ElBaradei’nin konuşmasında altını çizdiği ve toplumu bir dünya vatandaşı olmaya çağırdığı unsur ise; Dünyayı aynı yukarıdaki şekilde korumaya çalışan kurumlar gibi IAEA’nın karşı karşıya olduğumuz bu nükleer silahlanma ve örgütlenme tehlikesinin önüne geçme mücadelesidir.